Glokom Tedavisi

Glokom, yavaş ilerleme gösteren kronik bir göz hastalığıdır. Zaman içinde göz sinirlerine zarar vererek görme kaybına sebep olabilir. Erken tedavi edilmediği durumlarda, geri dönüşü bulunmayan kalıcı görme kayıpları geliştirebilir. Ancak erken teşhis ve doğru tedavi ile hastalığın ilerleyişi yavaşlatılabilir / durdurulabilir. Bu yüzden glokomun mümkün olduğunca erken dönemde tespit edilmesi büyük önem taşır.

Glokomun Erken Teşhisi Neden Hayati?

Glokomun en tehlikeli yönlerinden biri, çoğu zaman herhangi bir belirti vermeden ilerlemesidir. Görme kaybı fark edildiğinde hastalık genelde ileri seviyededir ve hasar kalıcı hale gelebilir. Bu nedenle, özellikle risk grubunda bulunan kişilerin düzenli bir şekilde göz muayenesinden geçmeleri glokom tedavisi için hayati bir öneme sahiptir. Risk faktörleri şu şekildedir;

  • 40 yaş üstü olmak
  • Aile geçmişinde glokom bulunmak
  • Diyabet hastası olmak
  • Yüksek miyop veya hipermetropa sahip olmak
  • Üveiti olmak
  • Uzun süredir kortizon kullanmak

Göz içi basıncı ölçümü, görme alanı testi ve optik sinir başı analizi gibi yöntemlerle glokom erken dönemde tespit edilebilir.

Erken teşhis, hastalığın ilerlemesini durdurmak veya yavaşlatmak adına uygulanacak tedavinin başarısını büyük ölçüde artırır. Göz muayeneleri sayesinde glokom belirtileri başlamadan hastalık kontrol altına alınabilir.

 

glokom-tedavisinde-dikkat-edilmesi-gerekenler

 

Glokom Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Glokom tedavisinde başarı için, düzenli yapılan takipler ve hastanın tedaviye gösterdiği uyumu ile yakından ilişkilidir. Tanı konulduktan sonra doktorun belirlediği tedavi planına eksiksiz şekilde uyulması gerekir. Hastaların kendi inisiyatifiyle ilaçları kesmesi ya da dozları azaltması, geri dönüşü olmayan görme kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle ilaç kullanımıyla ilgili her türlü değişiklik mutlaka doktor kontrolünde yapılmalıdır. Glokomda en sık kullanılan tedavi yöntemi olan göz damlaları genellikle ömür boyu kullanılır ve dozların aksatılmaması, aynı saatlerde alınması büyük önem taşır.

Tedaviye verilen yanıtı değerlendirmek için belirli aralıklarla göz tansiyonu ölçümü, görme alanı testleri ve retina sinir lifi analizleri düzenli olarak yapılmalıdır. Ayrıca, tedaviyi desteklemek amacıyla yaşam tarzında bazı değişiklikler yapılabilir. Tuz tüketiminin azaltılması, düzenli egzersizle kan dolaşımının desteklenmesi ve sigara ile kafein tüketiminin sınırlandırılması önerilir. Erken teşhis kadar, tedavi sürecinde kararlılık ve disiplin de glokoma bağlı görme kaybını önlemede kritik rol oynar.

Glokom Tedavisi ile İlaç Kullanımı

Glokom tedavisinde ilk basamak genellikle ilaçlardır. Göz içi basıncını düşürmeye yönelik kullanılan göz damlaları, duruma bağlı olarak hastalığın ilerlemesini durdurabilir veya yavaşlatabilir. Göz damlaları düzenli ve doğru bir şekilde kullanıldığında etkili sonuçlar verebilir. Ancak tedavinin başarısı için hastaların ilaçlarını her gün, doktorun önerdiği şekilde kullanması gereklidir.

Bazı hastalarda tek bir ilaç yeterli olmayabilir. Bu durumda birden fazla göz damlası kombinasyonu veya ağızdan alınan ilaçlar kullanılabilir. İlaç tedavisi sırasında düzenli kontroller önemlidir çünkü zamanla ilaçlara karşı direnç gelişebilir veya yan etkiler oluşabilir.

Unutulmamalıdır ki glokom tedavisi ile kullanılan ilaçlar, hasarı geri döndürmez; sadece hastalığın ilerlemesini durdurabilir.

Glokomda Lazer

Glokom tedavisinde ilaçların yetersiz kaldığı durumlarda lazer uygulamaları önemli bir alternatif oluşturur. Lazer tedavisi, göz içi sıvısının (aköz hümör) dışa akışını kolaylaştırarak göz içi basıncını düşürmeyi amaçlar. Özellikle açık açılı glokom durumlarında yaygın olarak kullanılan yöntemlerden bazıları arasında argon lazer trabeküloplasti (ALT) ve selektif lazer trabeküloplasti (SLT) yer alır. Bu işlemler, gözün trabeküler ağı üzerinde etki göstererek sıvı drenajını artırır ve basıncı düşürür.

Açı kapanması glokomu gibi durumlarda ise lazer iridotomi uygulanır. Bu yöntemde iris üzerine küçük bir delik açılarak sıvı akışının önü açılır ve basınç dengelenir. Lazer iridotomi, yalnızca tedavi edici değil, aynı zamanda önleyici (profilaktik) amaçla da kullanılabilir. Lazer tedavileri genellikle ayaktan uygulanabilir işlemlerdir. Lazer işlemi kısa sürebilir ve iyileşme süreci daha hızlı olabilir. Bazı hastalarda ilaç tedavisine ek olarak destekleyici görev görebilir.

 

glokomda-cerrahi-yontemler

 

Glokomda Cerrahi Yöntemler

Glokom tedavisine yanıtsız ileri evre olgularda ya da lazer tedavisinin etkisiz olduğu vakalarda cerrahi yöntemler devreye girer. Cerrahinin en temel amacı, göz içi basıncını düşürmek için yeni bir sıvı drenaj yolu oluşturmayı sağlamaktır. En yaygın cerrahi müdahale trabekülektomi olup, göz içi basıncını düşürmek için gözün beyaz kısmına (sklera) yeni bir sıvı drenaj kanalı açılır.

Trabekülektomiye ek olarak, şant cerrahisi de bir seçenektir. Bu yöntemde göz içine minik bir tüp yerleştirilerek fazla sıvı kontrollü biçimde boşaltılır. Daha az invaziv alternatifler arayanlar içinse minimal invaziv glokom cerrahisi (MIGS) adı verilen teknikler mevcuttur. MIGS, daha az komplikasyon riski ve hızlı iyileşme süresi sunar.

Cerrahinin başarısı, hastanın göz yapısına, glokomun türüne ve evresine göre değişebilir. Bu yüzden her hasta için en uygun tedavi planı, göz doktoru tarafından bireysel olarak belirlenmelidir.

Glokom tedavisi; hastalığın türüne, evresine ve hastanın genel durumuna göre şekillenir. Tedavinin amacı, görme kaybını önlemek ve yaşam kalitesini korumayı sağlamaktır. Erken teşhis ve düzenli takip, glokomla mücadelede en etkili silahlarımızdır. Göz sağlığınızı korumak için yılda en azından bir kez göz muayenesi olmayı ihmal etmeyin.

 

Bunlar da İlginizi Çekebilir

genel-goz-muayenesi

Genel Göz Muayenesi

Göz sağlığı, genel yaşam kalitesini doğrudan etkileyen önemli bir faktördür. Düzenli …

Devamını Oku
vogt-koyanagi-harada-vkh-hastaligi

Vogt Koyanagi Harada (VKH) Hastalığı

Vogt Koyanagi Harada (VKH), çift taraflı, granülomatöz nitelikte, gözün arka tarafını…

Devamını Oku
glokom-goz-tansiyonu

Glokom (Göz Tansiyonu)

Glokom, göz içi basıncının yükselmesiyle optik sinire zarar veren ve zamanla görme ka…

Devamını Oku